Sayfalar

16 Temmuz 2010 Cuma

Gençlerin Evlenme Arzusunu Belirtme Teknikleri

Anadolu’da evlenme çağma gelen veya evlenmek isteyen erkekler, bu ar­zularım çeşitli şekillerde yakınlarına ima ederler. Bir erkeğin babasına böyle bir arzuyu söylemesi töreye aylarıdır. O, ancak annesine söyleyebilir. Annesi de babasma iletecektir. Bazen bu da müm­kün olmayabilir. O takdirde araya kar­deşler girer; onlar büyüklerine iletirler. Kızların bu hakları daha da sınırlıdır. An­cak, bazı bölgelerimizde, belirli yollarla bu arzularım ortaya koyabilirler. Bunun da, görücüsü geldiği halde ailesinin ce­vap vermekte gecikmusi gibi hallerde yapıldığı unutulmamalıdır. Yaşı geçtiği halde evlenemeyen kızlarım ana baba, “çıra demiri”, “sirke mayası”, “kendürük bereketi” diye teselli ederken konu komşu da, “hırsız almaz”, “kötü düve”, “sığırda kalan” gibi adlar takarlar (Çan­kırı).
Erkekler arasında evlenme arzusunun belirtilmesi genellikle pilava kaşık sap­lama şeklinde olmaktadır (Aksaray, Gülşehir, Kula, Maden, Saimbeyli, Sürmene, Ürgüp). Yemekle ilgili diğer belir­tileri ise şöyle sıralayabiliriz: Yemek be­ğenmez (Çankırı, Antakya), yemek kablarını kırar (Rize, Elazığ), pilava yüzük veya para karıştırır (Gümüşhane), ka­şıkla tabağa vurur (Rize).
Delikanlı, evlenme isteğini yakınların­dan birine, meselâ kardeşine, yakın bir akrabasına söyler. Bunlar durumu anne­ye veya babaya açarlar (Boyabat, Ço­rum, Emirdağ, Erzincan, Espiye, Göynücek, Refahiye, Suşehri). Yakınma ay­rıca hangi kıza gönlünün düştüğünü de söylerler (Göksün).
Gurbete gideceğini, artık evin kendisi­ne dar geldiğini ifade etmek de bir arzu belirtme yoludur (Diyarbakır, Hatay, Niğde, Malatya). Gurbet, bazen belirli bir yer, Anadolu’dan her yola çıkanın uğrayacağı İstanbul’dur (Ürgüp).
Çok değişik ve orijinal arzu bildirme yolları arasında şunları sayabiliriz: Ço­rapları değişik renklerde giymek (Sür­mene), annesiyle babasının yattığı yata­ğı yorgana dikmek (Sürmene), babası­nın cebine bozuk para koymak (Çorum), vb.
Hemen her bölgemizde görebildiğimiz bir yol da, babamn ayakkabısının eşiğe çivilenmesidir (Bayburt, Gülşehri, Ço­rum, Gümüşhane, Mecitözü, İskilip, Ku­la, Sorgun). Eve geç gelmek, sabah geç kalkmak, her şeye küsmek gibi yollarla arzusunu belirten genç, bütün bunların anlaşılmaması halinde annesinin ayak­kabısını nal çivisiyle eşiğe çakar (Çankı­rı).
Bıyık bırakmak (Sarıkamış, Posof), durgunlaşmak (Bayburt), huzursuzluk yaratmak (Posof, Elazığ), sebepsiz küs­mek (Diyarbakır)de evlenme arzusunun belirtildiği şekillerdir.
Az da olsa kızların da bu yola başvur­duklarını yukarıda söylemiştik. Onların arzu belirtme yollarını da şöyle sıralaya­biliriz:
Bulaşıkla, süpürge ve tavukla döğüşür (Sorgun), sık sık su getirmeye gider (Posof), öleceğini (Niğde), Allah’ın canı­nı alıp kendisini’kurtarmasını (Ürgüp) söyler. Hırçınlaşır (Sorgun, Yozgat), itaatsizleşir (Diyarbakır), ayıp olduğu için söyleyemeyince iş yaparken sert ha­reket eder, canından usandığım söyler (Hatay).
Bunlar ve diğer törelerimiz eski yılla­rın izlerini taşımaktadır. Bazı köyleri­mizde bile bu tür törelerimiz unutulma­ya yüz tutmuştur. Büyük şehirlerimizde ise yeni hayatın gereği olan yeni töreler ortaya çıkmaktadır.

0 yorum:

Yorum Gönder

http://genelsaglikbilgilerimiz.blogspot.com/